İş insanı ve CILT Türkiye’nin Başkanı Berna Akyıldız, erkek egemen algısı nedeniyle kadınların lojistik sektörüne mesafeli yaklaştıklarını belirterek, “Sektör gerçekten erkek egemen, her 100 kişiden 90’ erkek, sadece 10’u kadın. Bu oran mavi yaka konusunda daha da vahim. Aslında fırsat verildiğinde ve desteklendiklerinde kadınlar cesurlar ve üstlendikleri görevleri başarıyorlar ”dedi.

The Chartered Institute of Logistics and Transport-CILT ve Women in Logistics and Transport (WiLAT) uluslararası alanda lojistik sektöründe kadınların kariyer gelişimlerini teşvik etmeyi ve desteklemeyi amaçlıyor. CILT Türkiye’nin Başkanı Berna Akyıldız aynı zamanda WiLAT’ın da Orta Doğu ve Avrupa’dan Sorumlu Global Başkan Yardımcısı.

Akyıldız lojistik sektöründe kadın istihdamının teşvik edilmesi konusunda uluslararası düzeydeki çalışmaları yanı sıra İTO, DEİK, UTİKAD, KAGİDER gibi önemli kuruluşlarda aldığı görevlerle de lojistik sektöründe kadınların sesi oldu. Berna Akyıldız 8 Mart Kadınlar Günü öncesinde DÜNYA Gazetesi’nin sorularını yanıtladı.

CILT uluslararası alanda önemli bir yapılanma, kısa ve orta vadeli hedefler nelerdir? Türkiye’den deneyimli bir ismin CILT içinde olması nasıl fark yaratıyor?

Lojistik ve taşımacılık sektöründe saygın ve global çapta lider bir otorite olarak bilinen CILT, İngiltere’ de 1919 yılında taşımacılık ve lojistik sektörünün geleceğini şekillendirmek vizyonu ile kuruldu. 40 ülkede 40 bin üyesi ile çalışmalarını sürdüren, kâr amacı gütmeyen 105 yıllık bir kuruluş.

Lojistik ve taşımacılığın son derece stratejik öneme sahip olduğu Türkiye’de böyle bir vizyona sahip bir kuruluşu ülkemize kazandırmaktan çok mutlu ve gururluyuz. Sektörün geniş ekosisteminden her alanda sektör liderleri ile yolumuza devam ediyoruz. Türkiye’de henüz çok yeniyiz. Komitelerimiz iş planlarını sundular, yapılacak çok iş var. Ancak bizim vizyonumuz da günlük meselelerin çözümünden ziyade sektörün geleceğini ilgilendiren majör konulara odaklı.

Bilgi ve birikimleri yüksek üyelerimiz ve kurumlarımız ile değer katmak, dünyadaki iyi örnekleri ülkemize getirmek, sektörel yenilikler konusunda öncülük etmek, global ağın avantajlarını üyelerimize ve ülkemizin yararına sunmak bizlerin ana gündem maddeleri. Türkiye’de üyelerin tedarik zincirindeki etkin ve yetkin kişilerden oluşmasından CILT de çok mutlu ve çalışmalarımıza çok büyük saygı ve hayranlık duyduklarını her mecrada belirtiyor. Kısa sürede bu kadar etkin ve ideal yapılanma oluşturmamızdan dolayı büyük övgüler alıyoruz.

“Atıl duran kocaman bir kaynak var”

Kadınlar birçok sektörde değişimin ve dönüşümün itici gücü ve motivasyon kaynağı. Lojistikte tablo nasıl?

WiLAT olarak 8 Mart Kadınlar Günü vesilesi ile lojistik ve taşımacılık sektöründe kadınların her kariyer düzeyinde daha fazla yer almasının, sektörün geleceği gelişimi ve dönüşümü için çok önemli olduğunu bir kez daha dile getirmek isterim. Sektör gerçekten erkek egemen, her 100 kişiden 90 kişi erkek, sadece 10 kişi kadın.

Bu oran mavi yaka konusunda daha da vahim. Yani sahada kadın sayısı çok az. Ortalamayı beyaz yaka çalışanlar yükseltiyor. Aslında fırsat ve olanak verildiğinde ve desteklendiklerinde kadınlar cesurlar ve üstlendikleri görevleri de başarıyla yerine getiriyorlar. İş makineleri, kamyonlar ,gemiler, trenler, otobüsler, ağır vasıta araçlarını başarıyla kullanıyorlar. Bu örneklerin çoğaltılması ve görünür olması cesaretlerini arttırıyor.

Avrupa’da kadın sürücü sayısı hem şehiriçi ulaşımda hem de TIR taşımacılığında artış eğilimi sergiliyor, genel tabloyu ve Türkiye’de kadın sürücü olgusunu nasıl görüyorsunuz?

Tüm dünyada şiddetli bir sürücü problemi ve eksikliği yaşanıyor. Bu nedenle kadın sürücü konusu bütün ülkelerin ve kurumların gündeminde. Ben bunun cinsiyet eşitsizliğinden çok, atıl kadın işgücünün daha fazla kullanılması için bir ihtiyaç olarak algılıyorum. Öyle ya da böyle hem sektöre, hem kadınlara katkısı büyük olacak ve atıl duran kocaman bir kaynak var. Ve görüyorum ki kadınlar cesaretle bu konuyu benimsiyorlar. WiLAT olarak kadın sürücüler konusunu sahiplenerek sürdürülebilir projelerin hazırlıkları içindeyiz. Dünyadaki CILT WiLAT ülkelerinin iyi örnekleri ile yapılmış projelerini biz de Türkiye’de hayata geçireceğiz.

“Engellerin tespiti için projeler üretiyoruz”

“Lojistikte bizsiz olmaz’’ görüşünü savunuyorsunuz. Bu tezinizin kaynağında neler var, bu kapsamda gerek lise gerekse üniversite düzeyinde eğitimde ne gibi olumlu gelişmeler yaşanıyor?

Erkek egemen algısı nedeniyle kadınlar sektöre mesafeliler. Aslında kadınların doğaları gereği bir çok özelliği lojistik ve taşımacılık sektörü ile çok uyumlu ve sektörün geleceği için kadınların sektörde daha fazla yer almaları sektörel bir ihtiyaç. Bu önyargıyı kırmak için WiLAT ile birçok proje ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

CILT Türkiye üyesi olan sektördeki kadın liderlerimiz ile çeşitli üniversitelerde sürdürdüğümüz WiLAT marka dersleri, montör-mentee projeleri ile kadın liderlerin sektördeki başarılarından genç kadınların bu alanda kariyer yapmaları konusunda ilham almasını hedefliyoruz. Yaptığımız araştırmalar ve anketler ile kadınların sektörde yer almalarının ve tutunmalarının önündeki engelleri tespit ederek bu yönde farkındalık çalışmaları ve projeler üretiyoruz. Bu yıl kurumsal üyelerimiz ve paydaşlarımız ile büyük projelere imza atmaya hazırlanıyoruz.

Bu projelerden söz eder misiniz?

CILT’in gençlik forumu olan ‘Next Generation Türkiye ‘ de faaliyetlerine başladı. Üniversiteler ve sektöre yeni başlayan gençler NexGen Türkiye’nin projeleri ile desteklenecek.

WiLAT olarak Mart ayının içinde bulunduğumuz günlerinde Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında çeşitli paneller, konuşmalar ve etkileşimli oturumlar düzenleyerek, lojistik ve taşımacılık sektöründeki kadın profesyonellerin deneyimlerini paylaşma fırsatı yaratacağız. Aynı zamanda, sektördeki cinsiyet eşitliği konusunda farkındalığı artırmak ve kadınların liderlik pozisyonlarına yükselmesini desteklemek amacıyla çeşitli stratejileri geliştirmek üzere işbirlikleri kurmaktayız.

Yaptığımız anket çalışmalarından elde ettiğimiz veriler ışığında lojistik ve taşımacılık sektöründeki kadın profesyonellerin karşılaştığı zorluklar ve bu zorlukların üstesinden gelme stratejilerine odaklanarak, sektördeki kadınların daha fazla görünürlük kazanmalarına ve liderlik rollerinde daha etkili olmalarına katkı sağlayacak şekilde ilerliyoruz. WiLAT olarak bu sektördeki kadınların potansiyellerini maksimize etmelerine ve gelecekte daha güçlü bir rol oynamalarına olanak tanıyan ortamlar hazırlıyoruz

“Türkiye’nin yer almadığı bir lojistik koridor sürdürülebilir değil”

Bir kadın yönetici ve İş insanı olarak lojistik sektöründe Türkiye’de mesleki örgütlenmelerde aktif görevler aldınız, sizce Türkiye’de lojistik sektörü hem yerel hem uluslararası ölçekte hangi noktada bulunuyor?

Türkiye, tarih boyunca, eşsiz coğrafi konumu nedeniyle Doğu ile Batıyı birbirine bağlayan bir köprü görevi görerek dünya ticaretinde stratejik bir yere sahip oldu ve büyük ticaret yollarının kavşağında bulundu her zaman. Günümüzde ise lojistik ve taşımacılık sektörümüzün küresel değişimlere uyum sağlama kabiliyeti ve ülkemizin stratejik önemi bize büyük sorumluluklar yüklüyor.

Türkiye’nin coğrafi konumu, lojistikte küresel rekabet avantajı sağlayarak ekonomik kalkınmamıza katkı sunuyor. Çoklu krizlerin yaşandığı dünyamızda lojistik, sadece mal taşımanın ötesinde stratejik bir unsur haline geldi. Koridor savaşlarının yaşandığı günümüzde Türkiye’nin Avrupa ile Asya arasındaki kara, hava ve deniz ve demir yollarının kesişim noktasında olması, lojistik faaliyetleri için büyük avantaj sağlıyor.

Uzakdoğu’yu Avrupa’ya bağlayan Orta Koridor boylu boyunca ülkemizden geçiyor ve içinde Türkiye’nin olmadığı hiçbir koridor zaman, maliyet ve güvenlik açısından sürdürülebilir ve verimli değil. Coğrafi avantajlarımız Türkiye’yi küresel bir transit merkezi yapma potansiyeli taşıyor ve Orta Koridorda lojistik bir süper güç olma fırsatı sunuyor. Bu fırsatı zamanında ve çok iyi değerlendirme gibi önemli sorumluluğumuz var.

Kaynak